15 Ağustos 2022 Pazartesi

MİMARİ YARIŞMALAR VE JÜRİLER

30-03-2016 05:00:06
  Bir eserin yarışma ile ortaya çık(arıl)ması temelde iyi niyetli saf bir düşünce. Örneğin; mimari, edebiyat, müzik, sinema, spor, bilim, tasarım ürünleri vs. dallarında amaçlanan yarışma ile hem yeni yarışmacıların (sanatçı, sporcu bilim insanı gibi) ortaya çıkmasına olanak tanınması, hem de yeni eserlerin üretilmesinin teşvik edilmesi bakımından doğru. Amaçlanan hedef yarışmalar sonrası her zaman tutturulamıyor. Bunun çok nedenleri var. Şartnamelerin yetersiz olması, jürinin yetersiz olması, kurgulanmış yarışmalar, kazananları baştan belli yarışmalar, yarışmayı düzenleyenin kılıcını sallayan jüriler vs.. Yarışma ile İstiklal Marşına sahip olmuş bir ulusuz unutmayalım. Ama kazananı ödülü almamıştır. Bunu da unutmayalım. Adanan Altın Koza Film Festivali gibi yarışmalarda da iktidarların ( Muhtıracıların) baskısı ile yarışma sonuçları değiştirilmiş (Örneğin Yılmaz Güney’in ödülü alınıp bir başka sanatçıya verilmişti) festivaller de ne yazık ki bizim ülkemizde yapıldı. Ülkemizin kurucusuna ait anıt mezar mimarı ve projesi de yarışma ile ortaya çıkmış bir ülkeyiz. Doğru bir yarışma ve doğru bir sonuç olduğunu ulus olarak da onaylıyoruz ki Türkiye’nin kalbi Ankara ve Anıtkabir.. Denizli de en azından bizim meslek alanımızda epeyce yarışmaya sahne oldu. Hükümet Binası önündeki Atatürk Anıtı heykel yarışmasından, yeni hükümet binası mimari proje yarışmasına ve Belediye Binası Mimari Proje Yarışmasına dek. Atatürk Anıtı yarışması başlı başına bir olgudur. Jüri’ye Zeki Müren de davet edilmiş ama katılamamıştır. Anıt Yaptırma Derneği kurulmuş ve başkanlığını Y.Mimar Feridun Alpat yapmıştır. Şu andaki Denizli yeni Hükümet Binası da ulusal yarışma sonucu elde edilmiştir. Öncesinde ve sonrasında kentte çok tartışmalar olmuş, yarışma ile amaçlanana, şartname ile varılan hedefe, kent merkezinin düzenlenme amacına ulaşılamamış, yarışma sonuçları ve kazanan proje /plan uygulanmamıştır. Y.Mimar Yavuz Selim Sepin, projesinde yolları meydan olarak öngörmüş, Gazi Bulvarı’nı yeraltına almış bu yüzden binayı şimdiki yolun kenarına yerleştirmiştir. Ulu Cami tarafında yeterli alan ve boşluk olmasına karşın binayı nedense geri çekmemiş, bina nerdeyse yolun ortasına yapılmıştır. Valilik ise hala bina çevresini, arkadaki boş bahçeyi bir düzene sokamamıştır. Yarışma ile elde edilen Denizli Belediye Binası Projesi hala neden yapılmamakta bir açıklama yoktur. Oysa Denizli Belediyesi yarışmadan sonra bir çok yeni binalar yaptırmış ve yapmayı sürdürmektedir. Bazı mimarlar ise yarışmaya girmeden devlet kurumlarının “mimarbaşı” kabul edilmiş ve sürekli aynı mimarlar aynı yanlış yapıları projelendirmeye devam etmektedir.. Jüriler ve bazı jüri başkanları ise yarışmaların handikabı olabilmektedirler. Örneğin; Hükümet Binası jürisi yarışma sonuçları ve jüri kararları ile birinci gelen projenin uygulatılması konusunda dik duramamıştır. Bazı jüri başkanları şartnameleri ve genel ilkeleri dahi bilmemektedir bu ülkede. Bazıları ise çalıntıya, intiale, resmen “kes-yapıştır”a geçit vermiştir. SON KÖTÜ ÖRNEK SİVAS KIZILIRMAK KÖPRÜSÜ En son yarışma polemikleri Sivas Kızılırmak Köprüsü Mimari Proje Yarışması sonuçlarında yaşanmaktadır. Jürinin, birinci olarak Zaha Hadid’in Abu Dabi’deki Şeh Zayed köprüsüne aleni benzeyen projeyi birinci seçmesi manidardır. Eleştirilere karşı; “'Birinci seçilen projenin benzediği iddia edilen Şeyh Zayed Köprüsü ile benzerliği yalnızca belli bir açıdan bakıldığında, verdikleri his ve asimetrik tasarımı ile sınırlıdır…” şeklinde yanıtı ise sonuca tüy dikmektedir!.. Projeye biz de göz attık. Estetik ve teknik açıdan sorunlu bir proje ve bir özgünlüğü yok!..             Denizli’de mimarlık tartışılmalı ve konuşulmalı. Denizli yeni Hükümet Binası hala yeterince tartışılıp eleştirilmedi. İçinde oturanlar memnun değil. Denizli Belediye Sanat Merkezi (Sinema) binası da tartışılmalı, yorumlanmalı, eleştirilmelidir. Bizce yeterince etüd edilmemiş, çalakalem çizilmiş bir projedir. Kütle konusunda fazla eleştiriye gerek yoktur. İç mekan çözümleri sorunludur. Ayrıca bu konuya değineceğiz. Üniversite İçindeki “Kazıklı Yol” ise başlıbaşına bir rezalettir. Akdeniz Üniversitesindeki benzerinin tekrarı bu beton kazıklı yol ve PAÜ Kampüs içi binaları da eleştiri dışında tutulmaktadır nedense!.. Büyük projeler, büyük yapılar, kamu yapıları, halkın parası ile yapılıyor. Proje aşamasında tartışılmalı, en iyisi, faydalısı, güzeli bulunmalı ve ondan sonra yapılmalı. Yapıldıktan sonra değiştirme olanağı yok!.. Bu eleştiri, katılım, değerlendirme ve iyiyi-güzeli-yararlıyı arama toplantılarını kurumlar ve Mimarlar Odası yapacak. Onlar sessiz kalır, çekinir, talepte bulunmazsa berbat mimari örnekleri ile dolar kentler.. Sonrada bir şey yapılamaz.. Bu konuya devam edeceğiz..  
YORUM YAZ
BU HABER HAKKINDA YAPILAN YORUMLAR
Okur yorumları, kişilerin kendi görüşleridir. Bu yorumlardan sorumlu değildir.
YORUM YAZ - 1-0 galip geldi